Suriye rejimi başkent Şam’ın kontrolünü kaybetti, Esad bölgeden kaçtı. Başkentte toplanan binlerce kişi kutlama yaptı. Türkiye ise yaşanan gelişmelerden en çok etkilenen ülke oldu.
Milyonlarca Suriyeliye iç savaş sonrası ev sahipliği yapan, terör saldırılarının hedefi olan Türkiye için gelecek süreç en merak edilenler arasında.
Ankara’nın 10 yılı aşkın süredir devam eden Suriye politikası nedeniyle eleştirdiği dönemin başbakanı Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu geçtiğimiz günlerde bölgedeki gerilime ilişkin “Esad, Erdoğan’a verdiği küstahça cevapların bedelini ödüyor” yorumunu yapmıştı.
Davutoğlu ayrıca “2016’da benim son ziyaretinde yaptığım, hiçbir dayatma içermeyen teklifleri kabul etmiş olsaydı, şu anda Suriye Orta Doğu’nun yükselen yıldızıydı. Ama Esad kendi halkıyla savaşmayı tercih etti” iddiasında da bulunmuştu.
Davutoğlu TV100’de katıldığı canlı yayında bölgenin son durumuna ilişkin açıklamalarda bulundu.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun mesajlarından bazıları şöyle:
“HAKLI ÇIKTI, DİYECEKLER”
Emevi Camii’nde bugün namaz kılınıyor. Bir gün biz de gider kılarız. Kim ne derse desin, tarih gerçeği ortaya koyar. Benim cevap vermeme gerek yok. Suriye halkı cevap verdi. (Maliyet) Ödedim, öderim. Maliyetsiz dünyada ne vardır? Maliyetli düşünerek adım atmaktan çekinen ülke hiçbir zaman büyük devlet olamaz. Ağır maliyetin suçlusu kimse ona yöneleceksiniz. Ya Türkiye Esad’ın yanında kalsaydı da Esad’la birlikte çöken enkazın altında Türkiye’nin itibarı da yer olsaydı… Şu anda yapılması gereken işleri yapalım. Tarih benim için ‘haklı çıktı’ diyecek. İran, Türkiye ile derhal görüşmeli. Suriyeliler evlerine dönecek. Türkiye, Suriye Kürtlerini kazanmalı.
Şu an görevde olsaydım, Suriye’deki güvenlik yapılarını gözden geçirir, kamu düzeni için yardımcı olurdum. Geçiş yönetimi için isim envanteri üzerinde çalışır, yerel komiteleri harekete geçirirdim. Suriye’deki Ulusal Uzlaşı Çalışması’na öncülük eder, Türkiye ile birlikte çalışmış Suriyelileri geri gönderir, ‘ülkenize sahip çıkın’ derdim.
Suriyelilere ‘Bir anayasa komisyonu kurun, Irak’tan ders alın, asla kimseyi dışlamayın.’ derdim. Suriyelilere destek olsun diye her bir bakanlığa ve her bir devlet kurumuna bir danışman gönderirdik. Suriye’de ekonomik rehabilitasyona ihtiyaç var. ‘Suriye Destek Grubu’ diye bir uluslararası insitayife öncülük etmeli.
“HEMEN VALİ GÖREVLENDİRSİN”
Halep en kritik nokta. Türkiye derhal Halep’te bir vali görevlendirmeli.
Türkiye Irak ile konuşmalı.
Türkiye istemeden Halep’te, Şam’da hiçbir şey olmaz.
Suriye Irak Kürtlerinin yönü Ankara. Türkiye Suriye Kürtlerini kazanmalı
Geceden bu yana muhaliflerle temas halindeyim. Esad’a söyledik, ‘Ağa babalarını bırak’ dedik. Eski rejim unsurları tamamen karşıya alınmamalı. Giden milis gruplar orduya entegre edilmeli. Geçmişte çileyi çekmiş insanlar hükümete katılmalı Bu konuda yıllarca bana laf söylemişlerdi…
“BAŞARI BAŞTA SAYIN ERDOĞAN OLMAK ÜZERE HEPİMİZİN”
O dönem Sayın Erdoğan’ın, Gül’ün, benim, Hakan Fidan’ın hepimizin ortak olarak yürüttüğü bir mücadeleydi bu. Bana sahip çıkılmasa bile ben ona sahip çıkarım. Başarı varsa başta Sayın Erdoğan’a ve hepimize ait. Eksi varsa ben zaten bedelini ödedim. Ne Gül ne Erdoğan ne benim arkadaşlarım sahip çıktı. Sorumluluğu alırım. Dünya karşıma dikilse bir adım atmam. Her programda ‘Suriye’ konusuyla ilgili günah çıkaracak mısınız’ diye soruldu. Beni şu an ilgilendiren Suriye’de ne yapılması gerektiği.