YILMAZ BİLGEN’İN HABERİ – Suriye’de rejimin devrilmesinin ardından halk kutlamalarına devam ediyor. Bölgede izlenimlerimiz sürüyor. Yıllardır hayalini kurdukları özgürlüğe kavuşan Suriyelerin sevincini, gezdiğimiz bütün şehirlerde şahit olduk. Aracımız sık sık “Mücahit Erdoğan” sloganları ile durduran Lazkiyeli bir aile Cumhurbaşkanı’mızı evlerine, Lazkiye’ye ve Emevi Camii’nde namaz kılmaya davet etti. Buna benzer 40-50 daveti bizzat bana yaptılar. Sevincin yanında içimizi burkan manzaralarla karşılaştık. Türkmen Dağında bulunan 14-15 caminin hepsi rejim veya ona bağlı milisler tarafından vurulmuş. Ayakta kalanlar ise ateşe verilmiş. Bununla yetinmeyen rejim güçleri, Kepir Camii içindeki Mushaf-ı şerifleri yırtarak yere atmış.
HTŞ’Yİ SUÇLAYACAKLARDI
Benzer bir saygısızlığı Türkiye’nin Hatay sınırına yaklaşık 1 kilometre mesafede bulunan Kesep kasabasında da gördük. Suriye Ermenilerinin çoğunlukta olduğu kasabada rejim, büyük mağlubiyetin ardından çekilirken bölgedeki kiliseleri kurşunlamış. Yaşananları gazetemize anlatan Papaz Yessai Ördekyan “Buruk bir sevinç yaşıyoruz. Esad güçleri kaçarken ibadethanemize ateş açtı. Bunu da ilerleyen dönemde saldırıyı HTŞ’nin üzerine atmak için yaptıklarını öğrendik. Yıllarca bunlardan zulüm çektik. Onlara destek vermediğimiz için bizi cezalandırmak istediler” dedi.
KURTULUŞ AYİNİ
Rejimin devrilmesinden memnun olduklarını söyleyen papaz Ördekyan “Yeni dönemin ilk günlerinde kasabaya bir HTŞ komutanı geldi. ‘Herhangi bir sıkıntınız olursa bizi arayın’ diyerek iletişim numarası bıraktı. Burada kimse bize baskı yapmıyor. Biz de pazar ayini ile kurtuluş için dua edeceğiz” diye konuştu.
Kesep’te konuştuğumuz Sebuh Türkiyan adlı muhtar da “Türkiye’den bütün yetkilileri bekliyoruz. Birlikte Suriye’yiz. Buraların normalleşmesini hedefliyoruz. Antalya gibi diğer turizm beldeleri gibi orman ve deniz var. Buraları birlikte yeniden inşa edeceğiz. Hristiyanlar ve Ermeniler devrimin parçası. Bize, iş yerlerimize, dinî merkezlerimize ve evlerimize en küçük taciz ve yanlış bir hareket yapılmadı” dedi.
(Suriye Ermenilerinin çoğunlukta bulunduğu Kesep kasabasının papazı, yaşadıklarını anlattı.)