YEŞİM ERASLAN ANKARA – ABD ve AB başta olmak üzere birçok ülke, Suriye’de Esad rejiminin devrilmesinde önemli rol oynayan Heyet Tahrir Şam’ı (HTŞ) terör örgütleri listesinden çıkarmaya hazırlanırken, Ankara da adımlarını temkinli atıyor.
Suriye’de bir yandan terör örgütü YPG’nin, DEAŞ’la mücadele kisvesi altında oldubittilerle alan kazanmaya çalışmasına izin vermemek için bölgedeki gelişmeleri yakından izleyen Ankara, diğer yandan geçici hükûmetle ilişkileri sıcak tutuyor ancak attığı her adımı da gelecek tepkileri öngörerek atıyor. Ankara bu çerçevede Şam’a büyükelçi değil geçici maslahatgüzar atayarak BM’nin terör örgütü listesinde yer alan HTŞ’yi tanıma ya da tanımama tartışmalarını da kapattı. Diplomatik kaynaklar, Türkiye ile Suriye arasındaki diplomatik ilişkilerin teknik olarak hiç kesilmediğini, Suriye’nin İstanbul Başkonsolosluğunun faaliyetlerine sürekli olarak devam ettiğini hatırlattı. Şam’daki Türk Büyükelçiliği 26 Mart 2012’de faaliyetlerine ara vermişti.
HTŞ İSİM DEĞİŞTİREBİLİR
Geçici maslahatgüzarı atayarak Şam büyükelçiliğini tekrar faaliyete sokan Türkiye “Teknik olarak kesilmemiş olan diplomatik ilişkilere kaldığı yerden devam ediyorum” demiş oldu.
Büyükelçilerin atandıktan sonra ilgili ülkenin devlet başkanına güven mektubunu sunması gerekiyor. Güven mektubu da bir çeşit tanıma anlamı taşıyor. Maslahatgüzarların ise göreve başlamasının ardından herhangi bir kuruma güven mektubu sunması gerekmiyor. Ankara’daki genel yaklaşım ise HTŞ’nin kendini lağvedip ismini değiştirmesi. Diplomatik çevrelerde, BM Güvenlik Konseyinin yeni bir karar çıkarmayarak yeni isim alacak olan yapıyı “terör örgütü” olarak ilan etmeyeceği görüşü hâkim. Aynı durumun Türkiye’nin terör örgütleri listesi için de geçerli olması bekleniyor.
