Sosyal medya fenomenleri Alisya Bahar Candan ve kamuoyunda “Nihal Candan” olarak tanınan ablası Gülnihal Çiçek’in de aralarında bulunduğu 21 sanığın “suç örgütüne üye olmak” ve “dolandırıcılık” suçlarından yargılanmalarına devam edildi.
Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu sanıklar, bir kısım tutuksuz sanıklar ile müştekiler ve taraf avukatları katıldı.
DAVADA BİR ŞÜPHELİ DAHA TUTUKLANDI
Mahkeme başkanı, hakkında yakalama kararı bulunan sanık Umut Gül’ün yakalandığını ve tutuklanarak cezaevine gönderildiğini tutanağa geçirdi.
Duruşmada müşteki olarak beyanı alınan Metin Abdioğlu, kuzeni olan Öner Kesik’in kendisini aradığını, çalıştığı yerde doktor olan sanık Refik Ersin Eroğlu’nun icra yoluyla araç alarak uygun fiyata sattığını söylediğini aktardı.
“EROĞLU’NUN ANLATTIĞI ŞEKİLDE TÜM PARAYI GÖNDERDİM”
Abdioğlu, çalıştığı hastaneye giderek görüştüğü Eroğlu’nun kendisine, “TMSF’den ihale yoluyla araçları alıyorum. Bunu cüzi karla satıyorum. Buradan sadece bir komisyon elde ediyorum” dediğini anlattı.
Kuzeni Öner Kesik’in, sanık Eroğlu’ndan aldığı araç listesini kendisine attığın belirten Abdioğlu, “Listeden 4 araç seçtim. Bunları sipariş ettim. Kuzenim Oğuzhan Doğan’ın hesabından, sanık Eroğlu’nun anlattığı şekilde tüm parayı gönderdim. Araçlar bir hafta içerisinde teslim edilecekti. Ancak teslim edilmedi. Eroğlu’nun iş yerine gittim. ‘Bütün sorumluk bende, hiçbir sıkıntı yok. Araçlar gelecek’ dedi” diye konuştu.
“BENİM ZARARIM GİDERİLMEDİ, ŞİKAYETÇİYİM”
Abdioğlu, bir süre sonra sanık Eroğlu’nun iş yerine geldiğini anlatarak, şunları söyledi:
“BV Otomotiv kaşeli 6 senet verdi. Sonra 2 aracı teslim aldım. Araçları Alper Berkay Yılmaz ve Kamuran Koç getirdi. Diğer araçları alabilmem için tekrar ihaleye girmem gerektiğini söylediler. İhalede aldığımız araçlar teslim edilmedi. Ben her gün Refik Ersin Eroğlu’yla telefonda konuştum. Bana araçların geleceğini, şirketin Alper Berkay Yılmaz’ın olduğunu söylüyordu. Olaylardan sonra Eroğlu’nun muayenehanesine gittim. Bana ‘Buraya gelme, Burada işin yok. Ben senin yanına gelirim. Siyasete gireceğim. Oradan gelen parayla zararını karşılayacağım.’ dedi. Benim zararım giderilmedi, şikayetçiyim”
Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN DİKKAT ÇEKEN DETAYLAR
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki sanık, Gülnihal Çiçek ve Alisya Bahar Candan’ın da aralarında olduğu 21 sanık yer alıyor.
İddianamede, Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun şebekenin elebaşıları olduğu, dolandırıcılık ve tefecilik suçlarından gelir sağlamak üzere teşekkül eden organize suç örgütünün üyesi şüphelilerin, örgüt yapısı ve iş bölümünün sağladığı kolaylıktan faydalanarak suç dünyasında “sazan sarmalı” diye tabir edilen dolandırıcılık yöntemini uyguladıkları belirtiliyor. İddianamede, Alisya Bahar Candan’ın ablası Gülnihal Çiçek’e göre suç örgütü içinde daha etkin rol oynadığı, sanık Çiçek’in tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınıp adli kontrol şartıyla tahliye edildiği anlatılıyor.
BAHAR CANDAN’A 14-44 YIL ARASI HAPİS İSTEMİ
Alisya Bahar Candan’ın, “suç örgütüne üye olmak” ve “kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık” suçlarından 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Gülnihal Çiçek’in ise aynı suçlardan 8 yıldan 24 yıla kadar hapse mahkum edilmesi isteniyor. Diğer sanıklar hakkında ise farklı suçlardan değişik sürelerde hapis cezası talep ediliyor.