ZİYNETİ KOCABIYIK’IN HABERİ – Amerika’da yapılan nüfus temelli bir çalışma özellikle yaşlılarda çok ağrı, yanma duygusu ve döküntülü seyreden Zona hastalığının son 60 yılda 4 kat arttığını ortaya koyuyor. Suçiçeği geçiren kişilerde vücutta uyuyan suçiçeği virüsünün uyanması sonucu ortaya çıkan Zona hastalığı için herkesin risk grubunda olduğunu söyleyen Türk Dermatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ertan Yılmaz, “Ancak yaşlılar, kanser hastaları, bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullanan kişiler daha büyük bir risk taşır. Yaş ilerledikçe hastalığın ağrılı geçme ihtimali artar. Hastalık daha uzun sürer. Risk grubundaki kişilere tıpkı grip ve zatürre aşılamasında olduğu gibi aşı olmalarını tavsiye ediyoruz” dedi.
50 YILDIR UYUYAN VİRÜS UYANIYOR
Suçiçeği yapan varicella-zoster adı verilen virüsün, hastalıktan sonra sinir köklerinde uykuya daldığını ifade eden Prof. Dr. Yılmaz “Ne zaman uyanacağını bilemiyoruz. Bazen bir yıl bazen 50 yıl sonra uyanıyor ve vücudun bir bölgesini tutuyor. Hangi bölgede uyandığının sebebi net değil ama vurma, çarpma, yorgunluk gibi sebeplerle ortaya çıkıyor. Sinir köklerinde uyuduğu için hastalık önce içeriden sinir iltihabına sebep oluyor. Bu iltihap şiddetli ağrı yapıyor. İki üç gün sonra ağrının yanında kızarıklık, su toplamış kabarcıklı deri döküntüleriyle kendini gösteriyor. Deri döküntüsü buz dağının görünen kısmıdır. En önemli sıkıntı sinir tutulumlarıdır. Hastaların büyük bir kısmında deri bulguları birkaç gün ortadan kaybolur” dedi.
AĞRILAR, YILLAR BOYU DEVAM EDEBİLİR
Hak arasında ‘gece yanığı’ olarak da adlandırılan zonanın İleri yaşlarda daha ağır geçtiğini aktaran Prof. Dr. Yılmaz “Zonadan sonra ortaya çıkan ve ‘postherpetik nevralji’ dediğimiz hastalık bizi korkutuyor. Deri belirtileri iyileşse bile sinir hasarı daha zor tamir olduğu için hastanın ağrıları aylarca hatta yıllarca devam edebilir. Hastalık geçmiştir ama hastalarımız ‘Ben zonayım’ diye gelip giderler. Hasta algolojiye yani ağrı servisine gider gelirler. İnanılmaz yoğun tedaviler alır; morfine kadar giden ilaçlar kullanırlar. Hasta, ağrısını şöyle tanımlar: ‘Bir demiri kızdırmışsınızdır da o demirle derimin içini dağlıyorsunuz gibi hissediyorum…’, “Ağrımdan dolayı kendimi 10. kattan atasım geliyor…’ derler. Çıldırtan bir ağrı yaşanır. Bunlar oranı az da olsa zona hastalığında gerçekleşebilen durumlardır” diye konuştu.
YAŞLILAR VE RİSK GRUBU AŞILANMALI
Kişiler yaş aldıkça bağışıklıklarında düşüş meydana geldiğini hatırlatan Prof. Dr. Yılmaz “Bu durum uyuyan zona virüsünün uyanması için çok uygun bir ortam oluşturur. Ayrıca kemoterapi görecek olan kanser hastaları, romatizmal hastalıklar ya da sedef gibi hastalıklar için bağışıklık sistemini baskılayan ağır ilaçlar kullanacak kişiler, diyabet hastaları, HIV pozitif bireyler ve 50 yaş üstündekiler zona gelişme ve ağır geçirme riski daha yüksek kişilerdir. Postherpetik nevralji gelişme ihtimali yüksek olan bu gruba zona aşısının yapılması tavsiye edilir. Zona aşısı, bağışıklık sistemini güçlendirerek, suçiçeği virüsünün sebep olduğu ağrılı döküntüleri ve sinir hasarını engeller” diye aktardı.
KÖRLÜKLE SONUÇLANABİLİR
Zonanın sırt, göğüs, kol, bacak, kalça gibi vücudun bir bölgesini tuttuğunu ifade eden Prof. Dr. Yılmaz, kafa bölgesinde ortaya çıktığında ise son derece tehlikeli olabileceğine işaret etti. Kafa içinde saçlı deride, göz çevresinde görülen zonanın körlükle sonuçlanabileceğini bildiren Prof. Dr. Yılmaz “İşitme sorunu, vertigo, çınlama, kulak ağrısı, yüz felci ve denge sıkıntıları yaşanabilir. Kalıcı yüz felci hatta beyin iltihabı gibi durumlara sebep olabilir” dedi.
