Suriye’de dün, tarihi bir olay meydana geldi. Günler süren yoğun çatışmalar sonucu muhalifler, Suriye’nin başkenti Şam’da Esad rejimini devirmeyi başardı.
Esad’ın düşüşü, Batı’nın iktidarı bırakması yönündeki taleplerine rağmen Suriye’de 13 yıldır devam eden iç savaşa müdahale ederek Esad yönetimini desteklemeye çalışan İran ve Rusya için büyük bir darbe anlamına geliyor.
MOSKOVA’DA OLDUĞU DUYURULMUŞTU
Rus haber ajansları, Pazar günü kimliği açıklanmayan bir Kremlin kaynağına dayanarak Esad’ın ailesiyle birlikte Moskova’da olduğunu duyurdu. “Bu tür kararlar devlet başkanı olmadan alınamaz. Bu onun kararıdır” diyen Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, Esad’ın hareketleri konusunda daha fazla ayrıntı vermedi.
Esad’ın gidişi, İran ve Rusya’nın Orta Doğu’da güç sahibi olduğu bir kaleyi ortadan kaldırıyor. Esad’ın babası Hafız Esad, ABD destekli İsrail ile eşitlik sağlamaya çalışmak için Sovyetler Birliği’nin yanında yer almıştı.
“RUS ÜSLERİNİ KONUŞMAK İÇİN ERKEN”
ABC News’ten edinilen bilgilere göre Kremlin, Suriye’nin “aşırı istikrarsızlığa” maruz kaldığını ve ülkedeki Rus üslerinin geleceği hakkında konuşmak için çok erken olduğunu söyledi.
Peskov, “Suriye meselesi de dahil olmak üzere Ankara ve diğer bölge ülkeleriyle diyalog halindeyiz” dedi.
RUSYA’NIN SURİYE’DEKİ ASKERİ VARLIĞI
Rusya, 2015 Eylül ayında fiili olarak da katıldığı Suriye savaşının belirleyici aktörlerden biri olmuştur. Bu anlamda Suriye sahasında askeri varlığını hava ve kara üsleri ile birlikte tahkim etmiş, gelişen konjonktüre göre de harekat sahasını genişletmiştir. Bu bağlamda Barış Pınarı Harekatı’na müteakip olarak ABD’nin Suriye’nin kuzeyinden çekilmesini fırsata çevirmiş, Menbiç, Ayn el Arab, Ayn İsa, Sırrin, Kamışlı bölgelerinde de askeri üslenmeye gitmiştir. Nitekim, Türkiye ile de ‘Güvenli Bölge’ sınırları içerisinde 10 kilometre derinlikte devriye faaliyetleri de yürütmektedir.