Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu. Türkiye’nin, Lübnan’a ve halkına karşı beslediği duygulardan dolayı minnettar olduğunu dile getiren Mikati, “Lübnan’ın içinden geçtiği tarih boyunca her çetrefilli ve zorlu dönemde Türkiye destek ülkesi olmuştur” dedi.
Mikati, “Her zaman olduğu gibi zat-ı devletlerinin konuyla yakinen ilgisini gördük. Özellikle de insani ve siyasi bağlamda İsrail saldırılarına maruz kaldığımız süreçte gösterdiğiniz yardım, dayanışma ve destek bizim için çok büyük anlam taşımaktadır” ifadesini kullanarak, bunun yeni bir şey olmadığını söyledi. Türkiye’nin, Lübnan’da olup biten bütün gelişmeleri yakından takip ettiğine dikkati çeken Mikati, ülkesinin aylardan beri İsrail’in saldırıları neticesinde ekonomik, toplumsal ve çevresel bağlamda ciddi zararlara maruz kaldığını vurguladı.
İSRAİL ATEŞKES’E UYMUYOR!
Mikati, bu saldırıların halen durmadığına işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Her gün gerçekleşen ihlallerle de devam etmektedir. İsrail ateşkese uygun davranmamaktadır ve ateşkeste belirtilen hususlara bağlı kalmamaktadır. Sizler, hem uluslararası hem bölgemizde hem de Arap ülkeleri ile çok geniş ilişki ağına sahipsiniz. Bu bağlamda, İsrail saldırıları neticesinde zarar görmüş olan ülkelerin desteklenmesi hususunda üzerinize düşen rolü fazlasıyla yapacağınıza inanıyorum.”
“ÖNCE ALLAH’A SONRA TÜRKİYE’YE GÜVENMELİ”
Bunun durdurulması için baskı yapılması gerektiğini vurgulayan Mikati, “Bizler de Suriye’nin birliği, özgürlüğü ve tüm topraklarında tam anlamıyla egemenliğini destekliyoruz ve bu bağlamda sizin de ifade ettiğiniz tüm hususların altını çizerek ben de katılıyorum. Lübnan olarak bu bağlamda Türkiye ile iş birliğimiz önemli. Karşılıklı komşuluk ve saygı çerçevesinde, yeni dönemde, Suriye ile de iyi bir komşuluk ilişkisi kuracağımıza inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Lübnan’ın kriz yaşadığını hatırlatan Mikati, “Belki de ekonomik, mali ve sosyal her anlamda çok kötü diyebileceğimiz bir kriz yaşadı. Ancak şunu öğrendik, önce Allah’a, daha sonra Lübnan’ın dostlarına ve özellikle de Türkiye’ye güvenmemiz gerektiğini öğrendik” dedi.