YILMAZ BİLGEN / SURİYE – Suriye’de 54 yıllık Esad devrinin sona ermesi ülkede yeni bir sayfa açtı. Savaştan bıkan Suriyeliler, gelecekten umutlu. Ancak şer ittifakı, ülkenin huzura kavuşmasını engellemeye çalışıyor. Bölücü terör örgütü YPG/PKK işgal ettiği topraklarda bağımsızlık hayalleri kuruyor. Bombandımanla Suriye’nin savunma gücünü felç eden İsrail, etnik yapıları kışkırtarak güneye çöreklenme peşinde. Ülkenin güneyindeki Dürziler, “İsrail’e bağlanmak istiyoruz’ açıklamasını yaptı. Nusaryilerin ağırlıkta bulunduğu Lazkiye ve Tartus’ta Nusayri ayaklanmasının altyapısı kuruluyor.
İSRAİL’DEN 500 SALDIRI
İsrail, dün de Şam’daki Mezze Askerî Havaalanını, Kasiyun Dağı’ndaki askerî bölgeleri, Wadi Hanna’daki hava savunmasını vurdu. Siyonist ordusu bir hafta içinde Suriye’de 500’den fazla noktayı bombaladı. Suriye’nin uçaksavar füze sistemlerinin yüzde 90’ı, hava savunma sistemlerinin yüzde 85’i yok edildi. İsrail, bombardımanlarla muhaliflerden gelecek muhtemel saldırıların önünü almaya çalışırken bir yandan da işgalin alt yapısını kuruyor. Suriye’ye işgal ettiği Golan Tepelerinden giren İsrail’in Savunma Bakanı Yisrael Katz “Suriye’deki Hermon Dağı’nın zirveleri 51 yıl sonra İsrail kontrolüne geri döndü” dedi ve kış boyunca burada kalacaklarını söyledi. Bu arada Suriye’nin güneyindeki altı Dürzi köyününün ileri gelenleri, İsrail ordusuna kendilerini Golan’a ilhak etmesi ve İsrail’in yönetimi altında yaşamaları için çağrıda bulundu.
GÜNEY KIBRIS İŞİN İÇİNDE
Dürziler ve PKK’lıları doğal müttefik kabul eden İsrail, Lazkiye’deki Nusayrilerle de yakınlaşma planları kuruyor. Nusayrilerin en yoğun yaşadığı yerler olan Lazkiye ve Tartus’ta ayrı bir devletin kurulmasının planlarının yapıldığı belirtiliyor. Lazkiye Esad’ın da memleketi. Türkiye’ye yönelik birçok terör saldırısının faili olan Mihraç Ural, burada bulunuyordu. Ural kayıp. Muhaliflerden herhangi bir taciz olmamasına rağmen Lazkiye’de binlerce Alevinin öldürüldüğü yalanı yayılarak, halk ayaklandırılmak, uluslararası müdahaleye kapı aralamak isteniyor. Suriye’nin Lazkiye bölgesi Esad rejim unsurlarından tamamen temizlendi. Lazkiye merkez ve Nusayri diktatöryanın gizli başkenti Kırdeha’dan üç binden fazla üst düzey Nusayri, Akdeniz üzerinden Güney Kıbrıs’a geçti. Bazı münferit gelişmeler dışında sakin gibi gözükse de Lazkiye’de endişeli bekleyiş hâkim. Konuştuğumuz isimler Halep’in düştüğü günden itibaren Lazkiye’de yaşayan Nusayrilerin gizlice silahlandırıldığını anlattı.
11 Mayıs 2013 tarihinde Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde 53 kişinin öldüğü, 146 kişinin de yaralandığı bombalı saldırının talimatını, Mihrac Ural vermişti. Teröristbaşının memleketi Lazkiye’de yeni yönetime isyan çağrıları yapılıyor.
HALKI KIŞKIRTIYORLAR
Ülkede 61 yıldır iktidarı elinde tutan Nusayriler, daha önce bir dönem PKK kampları da kurulan dağlık bölgede yeni bir isyan hareketi tertipliyor. Rejimden ayrılan Nusayri emniyet müdürü, özellikle sosyal medyadan halkı galeyana getirmeye çalışanlar olduğunu anlattı. Lazkiye’den İskenderun’a, denizden Güney Kıbrıs-Yunanistan-Lazkiye koridoru kurulmaya çalıştığını kaydeden Şadi isimli polis müdürü, iç savaş döneminde 200 binden fazla Nusayri’nin öldüğünü ve çok yorgun olduklarını ancak yeni bir maceraya itilmeye çalışıldıklarını ifade etti.
SİLAH DAĞITTILAR
Eski bir asker olan Nevvaf isimli Albay ise Lazkiye’de gizli silah depoları olduğunu söyledi. Daha önce belirlenen binlerce kişiye silah dağıtıldığı bilgisini doğrulayan Nevvaf isimli Albay “Son bir kaç günde 17 devrim yanlısı gizemli bir biçimde öldürüldü. Batıda PKK benzeri Nusayri bir örgüt kurmaya çalışıyorlar. Yakın dönemde ciddi provokasyonlar yaşanabilir. Birçok istihbarat örgütü bölgeyi karıştırmaya çalışıyor. Bölgede hücre şehir yapılanmaları var. Bu süreç el-Muhaberat kalıntıları tarafından yönetiliyor. Daha sonraki dönemde Cebel Aleviyyun’da (Alevi Dağı) PKK benzeri bir örgüt kurup Suriye ve Türkiye’yi tehdit edecekler” dedi.
CHP BU İŞİN NERESİNDE?
Sahadan elde edilen bilgiler, CHP Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur’un “Suriye Alevileri için koridor açılmalı” açıklamasını akıllara getirdi. Güzelmansur’un sözlerinin Nusayri planınn bir ayağı olup olmadığı merak konusu.