YILMAZ BİLGEN’İN HABERİ – Terör örgütünün Halep, Deyrizor, Tel Rifat ve Menbiç’ten süpürülmesi ile eş zamanlı olarak Şam’da yaşanan siyasi değişim terör örgütü PKK/YPG varlığının da sonunu getirdi. Muhalif grupların Rakka, Ayn İsa, Tel Temir, Ayn el-Arab kapılarına dayanması daha birkaç ay önce devlet hesabı ve sözde seçim hesapları yapan terör örgütü yaşanan tarihî değişim sonrası işgal ettiği bölgelerden tahliye planları yapmaya başladı.
Kandil’den yapılan “Biz orada yokuz” yalanı ile birlikte Şam’a 10 maddelik bir diyalog ve iş birliği teklifinde bulundu. Şam’ın yeni yönetimi bütün görüşme taleplerini reddederken Kamışlı’da bulunan terör elebaşları ABD’li yetkililere durumun böyle devam edemeyeceğini ve muhalifl erin ilerleyişini durdurmaları gerektiğini iletti. ABD kanadı şu an radikal askerî kararlar alma ve fi ili müdahale imkânları olmadığını, Türkiye ve Şam’ı oyalamaktan başka seçeneklerinin bulunmadığını iletti. Terör cephesinde konuştuğumuz bir kaynak, PKK’nın Kandil kadrosunun tahliye planının hazırlandığını açıkladı. Buna göre Suriye kökenlilerin Güney Kıbrıs – Yunanistan üzerinden Avrupa’ya götürülmesi planlanırken, Bahoz Erdal, ve Mahmut Hıdro dâhil kemik kadronun ise Kandil’e götürüleceğini söyledi.
ŞAM’LA PAZARLIK
Suriye’nin kuzeyinde sıkışan terör örgütü, Şam’a petrolden pay, hâlen elinde tuttuğu ülke su potansiyelin yüzde 80’lik baraj işletmelerini devir, okul müfredat ve eğitmen kadrosunu belirleme, resmî kurum tayinlerini yapma gibi tekliflerde bulundu. Suriye’deki geçici yönetim ise, parçalı bir Suriye istemediklerini, Suriye’nin Geleceği Partisi, Tev-Dem ve Yerel Meclisler başta olmak üzere bütün PKK’ya müzahir sivil kurum ve kuruluşların kapatılması gerektiğini iletti. Geçici hükûmet ayrıca PKK kadrolarının Suriye’yi terk etmesini, değiştirilen tapu kayıtları sebebiyle el konulan ev, arazi ve dükkânların sahiplerine iadesini, sahte kayıtlarla Suriye vatandaşlığına geçirilen PKK’lı yabancıların tespit edilerek Suriye’den çıkarılması gerektiğini iletti.
SAHTE KİMLİKLE SIZDILAR
PKK’nın Suriye’deki hamisi ABD ve bazı Batılı ülkeler, Şam’dan önce örgüte ve işgal ettiği bölgelere has kısmi özerklik talebinde bulundu. Bu istekleri reddedilen koalisyon unsurları, SDG kamuflajlı teröristlerin ise yeni kurulacak orduya entegre edilmesini istedi. Suriye sahasında konuştuğumuz kaynaklar Tel Rifat ve Menbiç yenilgisinin ardından 700’ü aşkın PKK’lı teröristlerin sahte kimliklerle Afrin, Fırat Kalkanı, ve Barış Pınarı bölgelerine sızdığı bilgisini paylaştı. Küçük timler hâlinde hareket etme emri alan teröristler, Türkiye’nin askerî varlığı ve stratejik noktaları hedef almak üzere bölgede. Bir diğer taktik ise PKK destekçilerinin Şam, Halep ve Haseke’ye yerleştirerek önümüzdeki dönem resmî kurum ve benzeri yapılanma sürecinde etkin kılmak.
HEDEF, TRUMP GELENE KADAR OYALAMAK
Hâlen sahada PKK lehine taviz koparmaya çalışan Pentagon temsilcileri, Şam’ın düşmesi, ABD’de yaşanan başkan değişimi ve Rusya dahil bölgesel gelişmelerin PKK aleyhinde seyrettiğini kabul ediyor. DEAŞ bahanesi ile elde ettikleri imtiyazları kaybetmek istemeyen Pentagon, Trump döneminde görevden alınacaklarını ve amaçlarının başkanlık devrine kadar Türkiye ve Şam’ı oyalamak olduğunu itiraf ediyor. PKK içerisinde görüştüğümüz kaynak Arap ağırlıklı yapının (SDG) tamamen çökmek üzere olduğunu, 10 bin civarındaki PKK dağ kadrosunun ise mevcut sahayı kapatmasının imkânsız olduğunu kaydetti.
ABD, MENBİÇ İÇİN YİNE DEVREYE GİRDİ
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller “Suriye’nin kuzeyindeki durumla ilgili olarak Türkiye ile temaslarımızı sürdürüyoruz. Bildiğiniz gibi Menbiç civarında ateşkes sağladık. O ateşkes sürüyor. Süresi dolmuştu, bu hafta sonuna kadar uzatıldı ve biz YPG ve Türkiye ile ileriye dönük bir yol haritası üzerinde görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Daha önce de kamuoyuna açıkladığımız gibi Suriye’de çatışmaların artmasının hiçbir tarafın çıkarına olmadığına inanıyoruz” ifadelerini kullandı. Ateşkesin nasıl uzatıldığına dair soru üzerine Miller “Bu, YPG ve Türkiye hükûmeti ile devam eden diplomatik çalışmalarımız sayesinde gerçekleşti. Geçtiğimiz hafta varılan ilk ateşkes, diplomatik angajmanlarımız aracılığıyla sağlandı. Sadece burada Dışişleri Bakanlığında değil; Suriye içinde faaliyet gösteren Türkiye hükûmeti ve Suriye Millî Ordusu (SMO) ile birlikte çalışarak uzun süredir çatışmayı önleme mekanizmalarına sahip koalisyon güçlerimiz var. Biz açıkçası bu ateşkesin mümkün olduğunca daha da uzatılmasını bekleyeceğiz” dedi.
YPG GAZETECİLERE SALDIRDI
Öte yandan ateşkese rağmen, Fırat Nehri’nin doğusuna kaçan PKK/YPG’li teröristlerin saldırıları sürüyor. Türk gazetecilerin haber takibi için geldiği bölgeye teröristler tarafından art arda iki kamikaze drone ile saldırı gerçekleştirildi. Gazeteciler ağaçlık alana koşarak saldırıdan yara almadan kurtuldu. İlk dronun düşürülmesinin ardından ikinci bir saldırı gerçekleştirildi. SMO güçlerinin ateş açtığı drone, düştüğü yerde patladı. Gazeteciler başka bir saldırı ihtimaline karşı güvenli bölgeye çekildi.
(Türkiye gazetesi muhabiri Yılmaz Bilgen)