TÜSİAD terörün bitmesini istemiyor! Uzman isimler ‘Öcalan’ sürecini değerlendirdi

YILMAZ BİLGEN – MHP lideri Devlet Bahçeli’nin DEM Partililerle tokalaşmasıyla başlayan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Bahçeli’nin açıklamalarıyla devam eden ‘yeni süreç’ konuşulmaya devam ediliyor. DEM Parti İmralı Heyeti’nin yürüttüğü görüşme sürecinde terör örgütü PKK lideri Öcalan’ın yapacağı çağrı bekleniyor. Son dönemde yapılan bu hamleler yeniden şekillenen bölge ve Orta Doğu gerçekliğine hazırlık olarak değerlendiriliyor. Konuştuğumuz alanında önemli isimler, atılan adımların Türkiye’den ibaret olmadığını yeni sürecin birçok ezberi bozduğunu ifade etti.

“Çok iyi kurgulanmış bir strateji” vurgusunda bulunan isimlerin gazetemize yaptığı açıklamalar özetle şöyle: 

PARADİGMA DEĞİŞİKLİĞİ

Bir dönem HDP Parti sözcülüğü görevinde bulunan 27. Dönem Milletvekili Ayhan Bilgen: Türk devlet refleksi ezber bozuyor. Dünya farklı bir yöne evrilirken statüko bekçiliği coğrafyamızın tüm bileşenlerine kaybettirir. Büyük birlikteliklere ihtiyacımız var. Ankara kısmında çok ciddi bir paradigma değişikliği var. Bir yandan kayyımlar atanırken diğer yanda etkili bir barış zemini döşeniyor. Bu durum gerçek manada PKK kanadını sarstı. Kürtlere uzatılan barış elini reddedip savaş ya da silahı dayatamazlar. Kürt ve Türklerin birlikteliği yeniden inşa edilen Orta Doğu için çok farklı anlamlar ifade ediyor. Şu an yapılanların özeti budur. 

HER ŞEY DÜŞÜNÜLDÜ

Temel Strateji Araştırma Merkezi Başkanı Abdurrahim Semavi: Genel eğilim Öcalan’ın desteklenmesi. Devlet kanadı bütün olasılıkları hesap etti. Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla başlayan tarihî süreç PKK ve Kürtlerden çok Batı blokunda kaygıya neden oldu. Öcalan’ın yapacağı güçlü bir çağrıya dağdakilerin kayıtsız kalma ihtimali yok gibi. Ancak içlerinden isyan edecek kişi ya da küçük gruplar da çıkabilir. Süreci sabote etmek isteyen harici odaklar yanında Beyaz Türkler de önemli yer tutuyor. Kürt toplumu kan ve savaşla hiçbir şey kazanmayacağına ikna oldu. Ancak Beyaz Türkler bu konuda 30 yıl önce durduğu yeri koruyor.

İlgili:  Golan Türkleri bekliyor! Mehmetçik askerî üs kursun

TÜSİAD’ın açıklaması da yine devletin teröre karşı geliştirdiği çözüm refleksinden bağımsız değil. ‘Eski düzenin yanındayız’ mesajı bu aynı zamanda. Dert hukuk olsa hukukun en acımasızca katledildiği dönemlerde onları ön saflarda görürdük.

Plan dâhilinde Kandil tamamen boşaltılacak. Oradakiler de Kuzey Irak’a yerleşecek. Önümüzdeki 1 yıllık dönem çok önemli. Siyaset ve sivil alan başarılı olursa PKK’yı üreten zemin çok kısa sürede ortadan kalkar. Devletin kararlı ve cesur adımlar atmaktan başka çaresi yok. Silahların sustuğu bir iklimde çok daha farklı bir bölge ve Kürt gerçeği ile karşılaşacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.

ÖRGÜT KENDİ İÇİNDE BÖLÜNÜR

Akademisyen Prof. Dr. Adem Palabıyık’a göre Öcalan’ın çağrısı sonrası Kandil’in önünde fazla seçenek yok. Yeni dönemin bir DEM karşıtlığı ve Öcalan’a karşı Demirtaş’ı öne çıkarma potansiyeli de barındırdığını kaydeden Palabıyık “Olayın bir de Suriye ayağı var. PYD, Öcalan’ın çağrısına mesafeli duruyor, ayrıca kendisini PKK’dan farklı bir yapı olarak göstermeye çalışıyor. Hatta SDG tanımlamasını PKK’dan bağımsız bir örgüt oldukları için yaptıklarını söylüyorlar ve Talabani’ye yakın olmak istiyorlar. Bu denklemde Öcalan’ın çağrısının oradaki karşılığı da son derece kritik. 

Tüm bu gelişmelere paralel PKK’nın akıbeti yıllar önce silah bırakan ETA ve IRA gibi örgütlerden farklı olur. Örgütün bir de KCK aklı var. Bu aklın kökeni yine Avrupa’da…

Bir de dikkate değer diğer hassas nokta ise kuşak çatışması gerçeğidir. Öcalan’ı dinleyen muhatap azalıyor. Terörizme dâhil olan isimlerin, Öcalan’ın çağrısına engel olmaması gerekiyor. Örgüt çok merkezli olduğu için silah bırakma çağrısına karşı tavrı şüphelidir. Örgütün kendi içinde kırılma yaşayacağı ve bölüneceği açıktır” dedi.

TÜSİAD’IN HEDEFİ GEZİ’Yİ DİRİLTMEK

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve TÜSİAD YİK Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras’ın Türk yargısı ve siyasete yönelik eleştirilerine, tepkiler gelmeye devam ediyor.

İlgili:  İstanbul Baro Yönetim Kurulu Üyesi Fırat Epözdemir'e terör örgütü PKK'ya yönelik soruşturmada tutuklama talebi

Millî İrade Platformu, TÜSİAD’ın yargıyı baskı altına almak ve siyasete yön vermek yerine sanayi ve üretim alanında yapıcı katkılar sunması gerektiğini belirtti. “Sanayiye, üretime yön vermesi gereken TÜSİAD, siyasete müdahale etmeye çalışmaktan vazgeçmelidir” denilen açıklamada “Ülkenin en zor günlerinde sorumluluktan kaçınan bu çevrelerin, bugün ülke yönetimi ve yargı üzerinde baskı kurmaya çalışmaları ibretle izlenmektedir. TÜSİAD’ın açıklamasının arka planında Gezi kalkışmasının yeniden gündeme gelmiş olmasının etkili olduğu değerlendirilmektedir. Ayrıca TÜSİAD, İsrail’in 15 aydır Gazze’de uyguladığı vahşete sessiz kalarak, hak, hukuk ve adalet konusundaki samimiyetsizliğini bir defa daha ortaya koymuştur” denildi.

Öte yandan, MÜSİAD da TÜSİAD’a tepki göstererek “TÜSİAD’dan yapılan açıklamalar, ne yazık ki ekonomik kalkınma ve iş dünyası odağından uzak, toplumsal huzuru zedeleyici bir içeriktedir” açıklamasını yaptı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir